Gezi Direnişi, 12 yıl önce İstanbul’un Taksim Meydanı’ndaki simge parklardan biri olan Gezi Parkı’nın AVM yapılmak istenmesi üzerine başladı. Yurttaşlar, anayasal protesto haklarını kullanarak betonlaşan İstanbul’da kalan nadir yeşil alanlardan birini koruma mücadelesi verdi. Olay kısa sürede tüm yurda yayılarak, otoriter tutumlara karşı bir toplumsal harekete dönüştü.
Sanatçılar, siyasetçiler ve toplumun birçok kesimi Gezi’ye destek verdi. Örneğin, o dönemde ünlü oyuncu Tamer Karadağlı, Gezi Direnişi’ni desteklediğini açıklarken, bugün AKP tarafından Devlet Tiyatroları Genel Müdürü olarak atanmış durumda. Aynı dönemde direnişte yer alan diğer isimler ise oldukça farklı bir kaderle karşı karşıya kaldı.
Tamer Karadağlı’nın Gezi Dönemi ve Bugünkü Konumu
Gezi Direnişi’ne katıldığını açıklayan Karadağlı, 12 yıl önce yaptığı açıklamalarda şu ifadeleri kullanmıştı:
“Yükselen sese kulak verilmesi gerektiğine inanıyorum. İnsanlar artık sessiz kalmak istemiyor. Seslerini duyurmak istiyorlar. Bunu da destekliyorum. Günlerdir buradayım, olmaya da devam edeceğim.”
Ancak bugün Karadağlı, AKP tarafından önemli bir koltuğa atanmış durumda. Bu durum, 12 yıl önceki söylemleriyle bugünkü konumu arasındaki farkı gündeme taşıyor. Aynı süreçte, Menajer Ayşe Barım, 12 yıl önceki Gezi Direnişi’ne katıldığı gerekçesiyle gözaltına alındı.
Sürgünde ve Hapiste Geçen Hayatlar
Gezi’ye destek veren isimlerden birçoğu bugün hapiste ya da sürgünde bulunuyor:
- Can Atalay, Gezi nedeniyle tutuklu olan isimlerden biri. Soma Davası’nın avukatı olan Atalay, Hatay’ın seçilmiş milletvekili olmasına rağmen hala cezaevinde bulunuyor.
- İş İnsanı Osman Kavala, yapımcı Çiğdem Mater ve şehir plancısı Tayfun Kahraman da Gezi Direnişi nedeniyle cezaevinde olan isimler arasında yer alıyor.
- Oyuncu Mehmet Ali Alabora ise İngiltere’de sürgün hayatı yaşıyor.
Ayşe Barım’ın gözaltına alınma gerekçeleri arasında, Alabora ile iletişimde bulunmasının gösterilmesi dikkat çekiyor.
Gezi ve Siyasetin Çelişkili Yüzleri
12 yıl sonra bile Gezi Direnişi, AKP tarafından bir darbe girişimi olarak değerlendiriliyor. Ancak o dönemde direnişe katılmış bazı isimlerin bugün AKP saflarında bulunması, eleştiri oklarının hedefi oluyor. Halk arasında “Gezi’ye katılanların bazıları sürgünde ve hapisteyken, bazıları makam koltuklarında” şeklindeki tartışmalar giderek büyüyor.
Kaynak: Halktv