Kocaeli’nin Gölcük ilçesinde, 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nde hayatını kaybedenler düzenlenen bir anma programı ile anıldı. Kavaklı sahilinde gerçekleşen törende, depremde yaşamını yitirenler için dualar edildi ve anılar tazelendi. İçişleri Bakan Yardımcısı Münir Karaloğlu, depremin Türkiye’nin yaşadığı en büyük felaketlerden biri olduğunu vurguladı.
Afet Yönetiminde Yeni Yaklaşımlar
Karaloğlu, 17 Ağustos gecesinde kaybedilen canların acısını yüreklerinde hissettiklerini belirterek, o dönemde afet yönetiminin farklı bakanlıklar arasında dağınık bir şekilde yürütüldüğünü hatırlattı. 2009 yılında kurulan AFAD ile bütünleşik afet yönetim sistemine geçildiğini ve riskleri önceden tespit edip azaltmanın öncelik haline geldiğini ifade etti. Türkiye genelinde il risk azaltma planlarının hazırlandığını ve hangi kurumun hangi riski ne zaman çözeceğinin net olarak belirlendiğini söyledi.
Kentsel Dönüşümün Önemi
Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, deprem bilincinin afetten sonra değil önce hayata geçirilmesi gerektiğini vurgulayarak, “Deprem öldürmez, binalar öldürür” dedi. Kocaeli’de bulunan 315 bin binanın 161 bininin 1999 öncesi yapıldığını ve acil olarak 150 bin bağımsız birimin dönüştürülmesi gerektiğini belirtti. Büyükakın, bu dönüşüm için yaklaşık 450 milyar TL’lik bir kaynak gerektiğini ve büyükşehir belediyesi bütçesiyle tek başına bunun mümkün olmadığını, bu nedenle planlı ve akıllı bir yaklaşım gerektiğini ifade etti. Kentte 15 ayrı noktada kentsel dönüşümün sürdüğünü ve bakanlık ile belediye işbirliğiyle yeni 8 bin konutun dönüşümü için anlaşmalar sağlandığını da sözlerine ekledi.
Afetlere Hazırlık Çalışmaları
Kocaeli İl Afet ve Acil Durum Müdürü Mehmet Emin Koçan, 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nde hayatını kaybedenlere rahmet dileyerek, 26 yıl geçmesine rağmen yaşanan acıların unutulmadığını belirtti. Bu süre zarfında önemli mesafeler kat ettiklerini ve gönüllü ekipleriyle afetlere her zaman hazır olduklarını ifade etti. Koçan, toplum olarak afetlere karşı birlik, beraberlik ve dayanışma içinde olunması gerektiğini vurgulayarak, eğitim, bilgi, beceri ve kararlılık ne kadar yüksek olursa, kayıpların o kadar azalacağını söyledi.