Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) öncülüğünde yürütülen 'Küresel Plastik Anlaşması' müzakerelerinde maalesef beklenen ilerleme sağlanamadı. İsviçre'nin Cenevre kentinde gerçekleşen son oturumda (INC-5.2), hukuki bağlayıcılık ve liderlik eksikliği göze çarparken, uzmanlar sürecin yeniden ele alınması gerektiğini belirtiyor. Açıkçası, bu durum hepimiz için hayal kırıklığı yarattı.
UNEP'in verilerine göre, dünyada her yıl 400 milyon tondan fazla plastik üretiliyor. Bunun yarısı tek kullanımlık ürünlerden oluşurken, sadece %10'u geri dönüştürülüyor. Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD), mevcut alışkanlıklar devam ederse 2060'a kadar plastik miktarının üçe katlanacağını öngörüyor. Bu korkutucu tablo karşısında, küresel bir anlaşmanın ne kadar önemli olduğu ortada. Peki, bu kadar kritik bir konuda neden ilerleme kaydedilemedi?
Uzlaşma Sağlanamayan Kilit Konular
2022'den beri süren beş toplantının sonuncusunda, ülkeler taslak metin üzerinde görüştüler. Ancak, anlaşmanın temelini oluşturan birçok konuda anlaşmaya varılamadı. En büyük anlaşmazlıklar şunlardı:
- Plastik üretiminin tüm süreci mi, yoksa sadece atıklar mı hedeflenecek?
- Tek kullanımlık plastik tanımının kapsamı ne olacak?
- Üretim yasakları veya kısıtlamalarının boyutu ne kadar olmalı?
- Plastiğin çevresel ve sağlık riskleri nasıl değerlendirilecek?
- Ulusal düzeyde ne kadar esneklik sağlanacak?
Gördüğünüz gibi, çözülmesi gereken pek çok çetrefilli konu var. Söylentilere göre bazı ülkeler, kendi çıkarlarını korumak adına daha katı önlemler alınmasını engelliyor.
Liderlik Eksikliği ve Belirsizlikler
UNEP İcra Direktörü Inger Andersen, toplantı sonrası yaptığı açıklamada istenilen sonuca ulaşılamadığını kabul etti. Northeastern Üniversitesi'nden Prof. Dr. Maria Ivanova ise müzakerelerin etkili yönetilemediğini vurguladı ve ekledi: "Ne yazık ki kısmi bir anlaşmaya bile varamadık. Dünya acil adımlara ihtiyaç duyarken süreç tıkandı." Bence de durum tam olarak böyle.
Ivanova ayrıca, finansman belirsizliklerinin ve bazı kimyasalların anlaşma kapsamına dahil edilip edilmeyeceğine dair netliğin olmamasının süreci olumsuz etkilediğini belirtti. Uluslararası Kirleticileri Yok Etme Ağı (IPEN) İcra Direktörü Bjorn Beeler de bazı ülkelerin kararların oy birliğiyle alınması konusundaki ısrarının ilerlemeyi zorlaştırdığını söyledi. Peki şimdi ne olacak?
Süreç Nasıl İlerleyecek?
Müzakerelerde bağlayıcı kararların çıkmaması, sadece çevresel değil, finansal belirsizliklere de yol açıyor. Beeler'e göre, net bir çerçeve olmadan geçen her toplantı, finansal piyasalarda da kafa karışıklığına neden oluyor. Bir sonraki adım, Aralık ayındaki Birleşmiş Milletler Çevre Meclisi'nin (UNEA) 7. oturumu olacak. Umarım bu toplantıda daha somut adımlar atılır.